Bu yazıyı hazırlamadan önce İnternet’teki “İstanbul’da kamp alanları” yazılarına göz gezdirdim. Bundan yıllar önce birileri dilleri döndüğünce bir şeyler yazmış, sürüyle insan aynı içerikleri kelimeleri değiştirmek suretiyle kendi sitelerine kopyalamış. Listeler o kadar gerçek dışı ki; tek amaçları arama sonuçlarında yukarıda yer alıp, size reklam tıklatmak. Berbat bir kamp deneyimi yaşamak istemiyorsanız yazının tamamını okuyun.
Bugün en çok göç alan illerin başında gelen, bir zamanlar adının önünde “Yeşil” olan Bursa, Uludağ’ın dağlık yapısı ve daha da önemlisi; 1961 yılında milli park ilan edilerek koruma altına alınması sayesinde günümüz yağmacılığına karşı direnmektedir. Uludağ, Orhaneli ve İnegöl çevresindeki birçok yayla, kamp alanı ve görmeye değer doğal güzellikleri bugünkü yazıda sizlerle paylaşacağız.
Yalova onlarca doğal güzelliğe ev sahipliği yapan, İstanbul – Bursa ve Kocaeli illerine eşit mesafede yer alan, sayısız kamp alanı ve yürüyüş parkuru barındıran, Türkiye’nin yüz ölçümü bakımından en küçük ilidir. Hızla artan nüfus ve buna bağlı çoğalan yapılaşma kentin sahil kesimlerini beton yığınına çevirmiş olsa da, Samanlı dağlarının yapılaşmaya izin vermeyen coğrafyası sayesinde iç kesimler doğal yapılarını büyük ölçüde bozulmadan sürdürmektedir.
Sakarya, büyük şehirlere yakın mesafede olmasına karşın doğal yapısını büyük ölçüde tahrip edilmemiş biçimde korumaktadır. Bölge sayısız yürüyüş parkuru, yayla ve kamp alanı barındırır. Bugünkü yazıda Sakarya (Adapazarı) yaylalarını tanıtacağız.
Bursa Uludağ yolundan kolaylıkla ulaşılabilen Soğukpınar Köyü çevresinde pek çok güzellik barındırıyor. Bunların en başında Soğukpınar’a birkaç kilometre mesafedeki Ketenli Yaylası ve Uludağ’ın eteklerinde bulunan Ketenli Yaylası üzerinden ulaşabileceğiniz Aras Şelalesi geliyor.