Türkiye’de yaşanan kazaların bugüne kadar “eğitim eksikliği” ve “özgüven fazlalığı” diyerek geçiştirildiğini belirten Başar, amaçlarının kazalardan ders çıkarmak olduğunu, oluşturmaya çalıştıkları komisyonun bilirkişi olarak algılanmaması gerektiğini, kazaların ana sebeplerini bulmak, bunları inceleyip dersler çıkarmak ve ilgili değişiklikleri yapmak olduğunu kaydetti.
Dağ kazalarını inceleyecek komisyonun akademisyen kökenli dağcılardan oluşacağını söyleyen Ersan Başar, “Bu oldukça ciddi bir iş. Türkiye’de yıllardır dağ kazaları meydana geliyor ve bu kazalar “eğitim eksikliği” denerek geçiştiriliyor. Amacımız açıkları kapatarak, önlem almak için problemleri saptayabilmek. Kullanılan malzemelerin, kazanın yaşandığı rotanın değerlendirilmesi, yaşanan kazanın meydana gelme sebeplerinin aydınlatılması. Kazalardan sonra genelde eğitimsizlik değerlendirmesi yapılıyor, ancak antrenörler de kaza yapabiliyor. Asıl amacımız kazanın kök sebeplerini bulup incelemek, kazalardan dersler çıkarmak, gerekli yenilikleri yapmak. Özet olarak Türkiye’de ve belki de ardından dünyada yaşanan dağ kazalarının bir fotoğrafını çekmeyi amaçlıyoruz.” diye konuştu.
“Literatüre bilimsel çalışma da kazandırabiliriz”
Dağ kazalarını araştıracak komisyonda yüksek düzeyde dağcılık bilgisi olan akademisyen ve hukukçulardan faydalanacaklarını, bu ekibin kaza yaşanır yaşanmaz olay mahaline intikal ederek incelemelerde bulunacağını ifade eden Başar, şu şekilde devam etti “Komisyon, olayın yaşandığı mahalde kazanın rongenini çekecek. Aynı bölgede yaşanan kazaları da bilimsel ölçütlerle birleştirerek ayrıntılı rapor hazırlayacak. Kaza raporunda olayın meydana geliş biçimi, gerçek nedenleri yer alacak. İnsan hatası demek çözüm değil. İnsan hatasının altında yatan sebepleri de aydınlatmak gerekli. Malzeme bilgisi mi yetersiz, aşırı öz güven yüzünden kapasitesinin üzerine mi çıktı, çevresel nedenler mi kazaya sebebiyet verdi, belki de kaza öncesi yaşadığı psikolojik bir olay motivasyonunu etkiledi, kullandığı malzeme mi hatalıydı, teknik bir hata mı yaşandı. Bunun gibi detaylar değerlendirilecek.”
Kazaları araştıracak komisyonun hukuki bir geçerliliği olmayacağının altını çizen Ersan Başar, “amacımız “suçlu bu” demek değil. Dağlarda yaşanan kazaların nedenleri ile alakalı doğru bilgilere ulaşmak ve kaza önleme rehberi oluşturmak. Komisyon kurulduktan sonra detayların olgunlaşacaktır.” dedi.
Başar ayrıca “TDF olarak uluslararası arenada saygın bir yerimiz var. Hazırlayacağımız bilimsel yayınlar yurt dışında da kullanılabilir. Dağ kazalarının raporlarını internet sitemizde yayınlayacağız. Olgunlaştıktan sonra belki kitap haline gelebilir. İlerleyen zamanlarda geçmişe dönük dağ kazalarında da araştırmalar yapabiliriz. Amerika’da dağ rehberlerinin bilirkişi tarzında hazırlanmış bir çalışmaları var. Ancak bizim çalışmamız kazaların meydana geliş sebeplerini aydınlatmak ve önlenmesine yönelik olacak. TDF olarak bugüne kadar yapılmamış, yıllardan bu yana eksik uygulamalardan dolayı bizim de hatalarımız varsa, bunları tespit edip düzeltmekle yükümlüyüz.” değerlendirmesinde bulundu.
Yapacakları çalışmanın dünyada bir ilk olacağını kaydeden Ersan Başar “Dağ kazaları araştırma ve inceleme komisyonu başvurularında, antrenör, akademisyen, mihmandar (rehber), dağcı ve hukuk alanlarında fiili olarak çalışma şartı aranacak. Kaza araştırma ve inceleme komisyonu 6 üye ve 1 başkandan oluşacak.” diye bilgi verdi.