5 Mevsim Çadırlar Gerekli mi?

Yeterince kamp tecrübeniz yoksa, kamp yükü ile tıka basa dolu sırt çantasıyla arazide günlerce yürümediyseniz, satın alacağınız ilk çadırdan öncelikli beklentiniz sizi her koşulda idare etmesidir. Bu bana göre yanlış bir düşüncedir.
Aşağıda 5 mevsim çadırlar hakkındaki doğru bilinen yanlışları ve gerçekten ihtiyacınız olup olmadığını tartışacağız.

Everest, K2 gibi dağlara çıkmak gibi hayallerle başladığımız doğa sporlarında, nedense sıra kamp kurmaya geldiğinde; kedi gibi ıslanmaktan korkar, 150 kilometre hızla esen rüzgara, hortumlara (hatta belli mi olur tsunamilere bile) hazırlıklı olmaya şartlanırız.

Çıtayı baştan yüksek tutmakta, her koşulda bizi idare edecek çadır satın almaktaki asıl maksadımız, tekrar masraf çıkmaması, ikinci bir çadır satın almaya gerek kalmayacağına inanmamızdır.

5 mevsim çadırlar

Yıllar önce 25 kilo yükle Olimpos-Adrasan arasını 1000 metre yükselip, sözüm ona doğanın tadını çıkaracağım. “Her koşulda beni idare etsin” diye yanımda taşıdığım 3 kiloluk 5 mevsim Husky çadıra dikkat. Bugünlerde benzer faaliyetlere malzeme, gıda ve su dahil yaklaşık 10 kilo yükle katılıyorum. Dünya varmış!

5 Mevsim Çadırlar

5 mevsim ağır çadırlar sizi daha sıcak, daha kuru tutmazlar. Çadırın içinin dışarıya kıyasla daha sıcak olmasını sağlayan içerideki durağan havadır. Herhangi 3 mevsim bir çadır, kar etekleri olmasa bile; kenarlarına kardan ufak bir set yapmanız halinde 5 mevsim çadırla aynı koşullarda barınmayı sağlayacaktır.

5 Mevsim Çadır
5 mevsim Husky Flare çadır yaklaşık 3 kilogram ağırlığında.

5 mevsimlik çadırların su geçirmezlik konusunda daha başarılı olduğunu düşünmek de yanlıştır. Silikon kaplamalı veya poliüretanla sıvanmış, dikiş yerleri bantlı her türlü çadır kumaşı sizi yağmurdan korur.

5 mevsim çadırın bana göre en büyük özelliği rüzgara karşı mukavemetlerinin yüksek olmasıdır. Düşük profilli, kalın ve esnek pollere sahip 5 mevsim çadırlar elbette rüzgara karşı daha dayanıklıdırlar.

3 mevsim çadır
3 mevsim big Agnes çadırımın ağırlığı 1.2 kilogram. İncelemesi sitede.

Dağlara adımımı attığım 1996 yılından bu yana sadece 2 kere endişe edilecek düzeyde rüzgara maruz kaldım. Dayanıksız bir çadırla kendinizi bu gibi durumların içinde bulursanız, çadırın pollerini gerdirme noktalarından çıkarır, rüzgar geçene dek bivak gibi kullanabilir; Türkiye koşullarında hemen her türlü rüzgarı hasarsız ve kuru atlatırsınız.

Şimdi bu yazdıklarımdan “5 mevsim çadırlar boşunadır, gereksizdir” anlamını çıkarmayın. Hedeflerinizi bir anda yüksek tutmayın. Belki kış dağcılığından hoşlanmayacaksınız. Ya da grup halinde faaliyetlere katılmaktan zevk almayacak, tek başınıza hareket etmenin özgürlüğü size daha cazip gelecek. Öyleyse en baştan neden 3 kişilik 5 mevsim çadır alasınız. Örneğin 3 mevsim bir çadırla ilkbahar/sonbahar aylarında Likya yolunda da, Ocak ayında Uludağ'da da kamp kurabilirsiniz.

Özellikle kampçılığa yeni başlayan 10 kişiden dokuzunun bu çadırları ihtiyacı olmadığı halde aldığını düşünüyorum. İlerleyen zamanlarda kişi zaten yukarıda yazdıklarımın farkına yaşayarak varıyor. Ardından 5 mevsim çadırı satıp daha hafif modellere yöneliyor. Piyasada satılan bırakın 4 mevsimi, 3 mevsim çadırlar bile kış aylarında yaylalarda, Uludağ, Erciyes, Hasan Dağı ve benzer dağların kamp alanlarında iş görecektir.

Likya Yolu Yürüyüş Planlarınız Arasında mı?

5 mevsim çadırlar en çok bu tarz kamplı yürüyüşlerde mavi ekran vermenize sebep olurlar. Karadeniz bölgesinde su sıkıntısı yaşamazsınız, ancak Likya ve Karia yollarında su kaynakları sınırlıdır. Nisan, Mayıs ayları haricinde; Haziran, Temmuz, Ağustos, Eylül ve Ekim aylarında belli birkaç nokta dışında buralarda akarsu, çeşme bulamazsınız. Yanınızda 4,5 – 6 litre, hatta Temmuz ve Ağustos aylarında yürümek gibi bir delilik yapmanız durumunda 10 litre su taşımanız gereklidir. Ortalama 6 litre su taşıdığınızı farz edersek; sadece çadır ve su 10 kiloya yakın yük demektir. Bu ağırlığa tulum, yedek kıyafet, mat, gıda, ocak, çantanın kendi ağırlığı ve diğer ıvır zıvırları eklediğinizde 20 kiloya yakın bir yük taşımak durumunda kalırsınız.

Aşağıda ağır ve hafif çanta kıyaslaması yapalım

Ağır YükHafif Yük
Çanta: Deuter Air Contact Pro 60+15 / 3100 gramÇanta: Deuter ACT Lite 50+10 / 1730 gram
Çadır: Husky Falcon 5 mevsim / 3100 gramÇadır: MSR Hubba NX / 1200 gram
Tulum: Husky Mini yazlık tulum / 990 gramTulum: Ferrino Lightec 550 yazlık tulum / 550 gram
Şişme Mat: Ferrino Dream / 1100 gramŞişme Mat: Thermarest Neo Air All Season / 540 gram
Yedek Giyecek: 1500 gramAzaltılmış Yedek Giyecek: 350 gram
Gıda: 1500 gramHafif Kuru Gıdalar 750 gram
Kamp Mutfağı gereçleri: 1500 gramHafif Kamp Mutfağı gereçleri: 650 gram
Su: 3 LT / 3 KiloSu: 3 LT / 3 Kilo
Fener, yedek pil, gps, şarj bataryası, diğer ıvır zıvırlar: 1 KiloFener, yedek pil, gps, şarj bataryası, diğer ıvır zıvırlar: 1 Kilo
Toplam 16790 gramToplam 9770 gram

Kabaca hazırladığım bu listede iki çanta arasında 6,5 kilo fark var. Ben şahsen listeyi daha da eleyerek yaklaşık 5 kilo kamp malzemesi ile yola çıkıyorum. Benimle aynı yolu 20, hatta 25 kilo yükle yürüyen arkadaşlara yolda rastlıyorum. Ben de bir zamanlar sırtıma 25 kilo yükleyip robocop gibi yola çıkıyordum. Onları görünce aklıma eski günler, yürürken çektiğim çileler geliyor.

Denemeye meraklı bir insanım. Bana dayatılan kurallar arasında saçma bulduklarımı uygulamam. Geçen sene yazdığım yaklaşım ayakkabısı yazısını okumanızı tavsiye ederim. Yazıda ağır botlardan kurtulup, hafif yaklaşım ayakkabısı ve sandalete geçişimi anlatıyorum. Malzemeleri hafifletmek yalnızca hafif çadır ve tulum satın almakla olmuyor. Kullandığınız bardağa kadar yanınıza aldığınız her malzemeyi süzgeçten geçiriyorsunuz.

90'lı yıllarda, bugün marketlerde satılan çadırlardan daha kaliteli olmayan ağır markasız bir çadırla kampçılığa başladım. İlk fırsatını bulduğumda hevesle 5 mevsim çadıra geçiş yaptım ve yaklaşık 10 yıl kadar yalnızca beş mevsim çadır kullandım. Türkiye ve komşu ülkelerdeki popüler tüm dağlara, her mevsim çıktıktan sonra 5 mevsim çadırın çok da gerekli bir şey olmadığını keşfettim. Hele de Likya gibi enfes manzaralar içeren yollarda yürüyünce, hafif malzemelerle yola çıktığımda; yürüyüşten asıl bu şekilde zevk alındığını gördüm.

ağır kamp yükü

Şurada iki satır bir şeyler yazıyorum diye beni gözünüzde büyütmeyin. Ben de herkes gibi deneme yanılma ile bir şeyler öğrendim. Hatta çok da geç öğrendim. Bu işlere yeni başladığımda beni yönlendirecek hiçbir kaynak yoktu. Zaten eskiden malzeme çeşitliliği de sınırlıydı. Biri bir şeye iyi diyorsa inanıyorduk. Yukarıdaki fotoğrafta, 20 kilodan fazla yükle Akçay sahilden Kaz Dağlarına 70 kilometre yol yürüyorum. 5 mevsimlik çadıra dikkat. Yanıma artık neler aldıysam, çanta yetmemiş, boyumu aşan malzeme ile yola çıkmışım. Ayakta Boreal botlar, tozluk… şimdi o günleri hatırlayınca, o güzelim yollarda çektiğim eziyetler aklıma geliyor.

5 mevsim çadırlar ılık, nemli havalarda ve deniz seviyesine yakın irtifalarda kurulduğunda ve bu koşullara nefes buharımız da eklendiğinde, özellikle gece serin vakitlerde çadırın iç yüzeyinde terleme (kondensasyon) olacak, bu da damlamaya ve kokuya neden olacaktır. Ayrıca ılık ve rüzgarsız havalarda çadır içinde yeterli hava akımı oluşmayacağından; bunaltıcı bir ortamda gece geçirmek zorunda kalacaksınız. Sabah güneşin ilk ışıklarıyla da çadırın içi sauna gibi olacaktır.

TNF Assault, Ferrino Monster Lite gibi hafif modeller hariç, 5 mevsim çadırların bir diğer olumsuz özelliğine daha değinelim. Bu çadırların paket boyutları büyük olduğu için çantaya sığmayacak, çadırı çantanın dışına asmanız gerekecektir.

Çadır paket boyutları
3 mevsim çadırdan 5 mevsime doğru boyutların ne kadar arttığını görüyorsunuz. Hafif 3 mevsim çadırları rahatlıkla çantanıza sığdırabilirsiniz.

Sırt çantası hazırlamanın kuralları yazısında bahsettiğimiz gibi, ağır malzemeleri çantanın ortasına yerleştirmek en doğru olan yöntemdir. Çadırı tutup da çantanın en altına veya üstüne yerleştirirseniz, attığınız her adımda çanta yaylanacaktır. Sırt ağrılarına ve rahatsız bir yürüyüşe sebep olmasının yanı sıra, bu durum her adımda güç kaybı; daha kısa mesafede daha çok yorulmanız anlamına gelmektedir.

Sonuç

İlk defa yürüyüş, kampçılık ve hatta dağcılık yapacaksanız, yeni başlıyorsanız hemen gaza gelip ilk fırsatta 5 mevsimlik çadır edinmeyin.

Komşu ülkelerdeki Demavend, Sabalan, Kazbek, Elbrus gibi dağlara gidecekseniz çadır satın almanıza bile gerek yok. Bu dağların tümünde 3000 – 4000 metre arası irtifalarda barınak mevcuttur. Yazın Ağrı dağına gidecekseniz market çadırı almanız yeterlidir. Özellikle 4200 kampına pahalı çadır götürmeyin. Çadır kuracak geniş alan yok. Taşlar pahalı çadırınızın delinmesine sebep olabilir. Ayrıca tur firmasına ısrarcı olursanız ödediğiniz fiyata çadır da dahil edilmesini isteyebilirsiniz. Ağrı Dağı yazımızda da bu konuya değindik.

Uludağ, Hasan Dağı, Erciyes Dağı, Kızlar Sivrisi, Demirkazık Tepe gibi zirvelere kışın çıkacaksanız; çadırı zirveye kurmayacağınızı, 800-1000 metre daha alçak irtifada, korunaklı uygun bir noktada konumlandıracağınızı unutmayın.

Husky, Pinguin, Karrimor, Vango gibi fiyatları nispeten ucuz, fakat malzeme kalitesi düşük çadır üreticisi firmalar, 5 mevsim ve su geçirmezlik gibi göreceli kavramlarla oynayarak ürünlerini cazip hale getirmeye çalışıyorlar.

Örneğin neredeyse 3000 liraya satılan, Himalayalar ve Antartika gibi dünyanın en çetin koşullarında en çok tercih edilen çadırlardan The North Face VE 25'te kullanılan dış kumaş 3000 mm. poliüretan kaplamaya sahipken, neredeyse 1/5 fiyatına satılan Husky Flame'de dış kumaşta 6000 mm. poliüretan kaplama kullanılıyor. Bu durumda Husky Flame VE 25'ten daha mı iyi? Elbette hayır. 3000 mm kaplama su geçirmezlik için yeter de artar bile.

1500 mm. poliüretan kaplama bir kumaşın su geçirmemesi için yeterlidir. Ancak gerçek anlamda 5 mevsim bir çadırdan söz ediyorsak, öncelikle pollerinin kalın olması ve tasarımının/geometrisinin sert rüzgara karşı dirençli olması gereklidir. 8,5 mm. ince polleri ve 6000 mm. poliüretan kaplamasıyla tezat oluşturan Husky gibi markaların gerçek 5 mevsim çadır ürettiğini söyleyemeyiz.

Neden Husky örneğini verdim? Kullanıcılar çadır satır alırken rakamları yan yana getirip kıyaslama yapıyorlar. 1500 mm poliüretan kaplama su geçirmezlik için yeterli gelirken, 6000 mm. tercih yapmanızda etkili oluyor, ürünü cazip kılıyor. Neticede ihtiyacın fazlasını satın alarak poliüretan boca edilmiş, böylece ağırlaşmış bir çadıra para ödüyorsunuz.

Rakamları kıyaslamayla uğraşmayın. Su geçirme mevzusu da en büyük kabusunuz olmaktan çıksın. Türkiye ılıman iklim kuşağında yer alan bir ülke. Bir Şili veya Nepal olmadığımızı unutmayın. Havalar gitgide ısınıyor. Kutup ekspedisyonları, adını duymadığımız yüksek dağlara kış çıkışları yapmayacaksanız; hafif 3 mevsimlik bir çadır almakla en doğru kararı vermiş, faaliyetlerinizin %90'ına rahatlıkla katılabileceğiniz, yeri geldiğinde sahilde deniz kenarında da kurup içine girebileceğiniz bir çadır sahibi olmuş olursunuz.

Eğer solo faaliyetler yapıyorsanız, bisiklet gibi sporlarla uğraşıyorsanız tek kişilik çadır satın alma rehberimize göz gezdirmenizi öneririm.


İlginizi Çekebilecek Yazılar:

“5 Mevsim Çadırlar Gerekli mi?” üzerine 38 yorum

  1. Yazınız çok faydalı oldu, teşekkürler. 4000mm/cm2 su geçirmezlik özellikli 3 mevsim çadır işimi görür mü diye sorguluyordum. insanlar 5 mevsim al ömürlük olsun diyip duruyor ama kullanmayacağım özellikler fazlalık olacak diye düşünüyordum.

    Yanıtla

Yorum yapın