Pot (Türkçesi kap veya ufak tencere) taşıma fikrini çok geç benimsedim. Bunda eski kamp yemeği alışkanlıklarım etkili oldu. Eskiden kampta tükettiğim gıdaların neredeyse tamamı pişirerek hazırladığım yemeklerden oluşuyordu. Sırt çantamı daha da hafifletmeye karar verdiğimde kuru gıdalara, yalnızca kaynamış su katmak suretiyle tüketime hazır hale gelen çözümlere yönelince, tencere ve çaydanlık taşımayı bırakıp pota geçiş yaptım.
Pot yalnızca kaynamış su elde etmeye yarayan bir tür ufak kap. Genellikle 500-750 ml. aralığında su kaynatmanıza yarayan bu gereçlerin alüminyum ve titanyum alaşımlı birçok çeşidi bulunuyor.
Toaks
Toaks, ismini Thousand Oaks şehrinden alan, California menşeli bir kamp mutfağı malzemeleri üreticisi. İncelemenin konusu olan titanyum pot, bugün Aliexpress gibi sitelerde yüzlerce taklitini gördüğümüz titanyum potlara ilham kaynağı olmuş, hatta titanyum pot akımını başlatmış modelin ta kendisi.
Teknik özellikler (550 ml)
0.3 milimetre kalınlığındaki titanyum alaşımlı malzemeden mamul pot 550 mililitre su kapasitesine sahip. Potun tek başına ağırlığı 54 gram. Kapağı ile birlikte taşındığında ise 72 gram ağırlığa ulaşıyor.
Potun iç yüzeyinde ons ve mililitre cinsinden sıvı ölçeği mevcut.
Pot ve kapakta yer alan kulplar metalden mamul. Katlanabiliyorlar. Kapağın üzerinde buhar tahliye etmeye yarayan 3 tane delik var. Bu delikler sayesinde suyun kaynadığını da anlayabiliyorsunuz.
Kullanım özellikleri
Piyasada türlü çeşidi bulunan titanyum malzemelerin tümü aslında titanyum alaşımdan oluşuyor. Malzemeye sertlik vermek, şekil almasını sağlamak, preslendiğinde yırtılmasını önlemek gibi özellikler katmak için belli ölçüde diğer metallerden de faydalanıyorlar. Bu yüzden malzemede titanyum kullanılmasının üzerinde çok fazla durmuyorum. Bence ürünün albenisini arttırmak için ön plana çıkarılan bir özellikten başka bir şey değil. Alüminyum alaşım malzemelere kıyasladığımda belirgin bir avantajını göremedim.
Piyasadaki kimi tüy siklet malzemeler oldukça narin yapıda oluyor. Toaks pot 54 gram ağırlığına karşın hiç de sıktığınızda yamulacak, çantada üstüne malzemeler geldiğinde eğilecek bir malzeme değil. Oldukça sert olduğunu söylemeliyim.
Potun eleştirebileceğim tek tarafı pot ve kapaktaki kulpların çıplak metal olmaları. Ocağın altını kapatıp hemen tuttuğunuzda elinizi yakmanıza neden oluyorlar. Bunların üstünü ince plastik katmanla kaplayabilirlerdi. Bu durumun üstesinden gelmek aslında çok basit. Su kaynadıktan, ocağın altını kapadıktan sonra yaklaşık 10 saniye beklediğinizde kulplarda sıcaklık kalmıyor. Belki de bu durum titanyumun termal transfer özelliği ile alakalı.
Su kaynama süresi anlamında alüminyum tencerelere kıyasla 1/3 oranında daha başarılı. Alüminyum çaydanlıklarla kıyaslandığında ise, su kaynatma süresinde hissedilir bir fark olmadığını söyleyebilirim.
Potun içine katlanabilir bardak ve 80 gramlık gaz kartuşu sığdırmak mümkün. Aslına bakarsanız ocak sığdıracak kadar yer kalıyor, fakat benim kullandığım MSR Pocket Rocket yeterince katlanmadığı için sığmıyor. BRS 3000T titanyum ocak satın alıp, ocağı da potun içine sığdırmayı kafaya koydum.
Potla beraber taşıma kılıfı da geliyor.
Sonuç
Kamplara tek başıma çıktığım için 550 mililitre olan en hafif modelini tercih ettim. Aslına bakarsanız 550 ml. kapasite iki kişi için de yeterli. 750 ml. olan modeli iri olduğu için tavsiye etmiyorum.
Bu potu dilerseniz kettle olarak da kullanabilirsiniz. Çaydanlık taşımaktan daha pratik olduğunu söyleyebilirim. Çünkü içini de malzeme doldurmak için etkin biçimde kullanabiliyorsunuz.
Eğer tencereden vazgeçip benim gibi sadece pot taşıyacaksanız yemek pişirme olayını defterden silmeniz gerekiyor. Evde çeşitli kuru, üstüne kaynamış su eklemek suretiyle pişen yemekler icat edebilir, noodle gibi sıcak su ekleyerek hazırlanan yemekler tercih edebilirsiniz. Potun içinde yemek pişirmenizi kesinlikle önermiyorum.
Potu absolute-snow.co.uk'den başka malzemelerle beraber satın aldım. Ancak Toaks'ın resmi Aliexpress mağazası da var. Buraya tıklayarak resmi mağazadan satın alabilirsiniz. Potu diğer Aliexpress mağazalarından satın almanızı önermiyorum, takliti sıkça yapılan bir ürün.
-
Özellikler - 7/107/10
-
Malzeme Kalitesi - 9/109/10
-
Kullanım - 6.5/106.5/10
-
Fiyat-Performans - 6/106/10
Özet
Piyasadaki en hafif potlardan. Daha da hafifleri var ancak çok çabuk yamuluyorlar. Toaks hem dayanıklı hem de hafif. Taşıma kulpları ocaktan alır almaz el yakacak kadar sıcak oluyor. 10 saniye kadar bekleyip alırsanız bu durum bir sorun teşkil etmiyor. Fiyatı biraz yüksek. Ancak aynı malzeme kalitesine sahip emsallerinden pahalı değil. Özet olarak hafif bir pot arayışındaysanız evladiyelik bir malzeme.
amazon tr üzerinden uygun fiyatlı alım seçeneği mevcut , yakın zamanda elime ulaşacak, tüm dünyadaki thru hikerların gözde ürünlerinden, ben de beğeneceğimi düşünmekteyim
Sea to Summit (veya başka marka) plastik kaşık da sipariş verin. Metal kaşık önermiyorum.
Çağatay hocam öncelikle bundan önceki bütün makalelerinizdeki bilgiler için teşekkür ederim.sayenizde bende bazı gereksiz agırlıklardan kurtuldum.Brs3000t sanki bizim ülkemizde satılan nurgaz ng 073 ile birebir aynı özellikleri taşıyor gibi…
hacım sağol. brs’nin çok fazla taklidi var. sanırım bu durum çin’de taklitle ilgili bir yaptırım olmamasından kaynaklı. nurgaz ise alibaba’dan (aliexpress ile aynı firma) bunları çeşitli satıcılardan toptan alıp burada karını koyup satıyor. yani büyük ihtimalle aynı ürün değildir.
Çağatay selam.
Ya bu BRS nin bir çok taklidi var demişsin ya, ben bu markadan krampon almayı düşünüyordum yarı otomatik. Yorumlar baya olumlu fiyat da makul. Böyle olunca çöp malzeme değildir diye düşündüm ama şimdi taklit falan diyince içime kurt düştü. BRS kramponların da taklidi var mıdır sence?
hocam zaten adamlar taklit konusunda aşmış biliyorsun, taklidin de taklidi oluyor. sanırım tek amaç ülkeye döviz girdisi sağlamak. böyle olunca da herşey serbest bırakılmış. brs’yi aliexpress veya banggood resmi mağazasından almakta fayda var. tabi bu benim düşüncem.
Gayet güzel aciklayici bir yazi, ellerine saglik Cagatay.
Bu alu karisimli titanyum mevzusu üzerine sayfalarca tartisma yapiliyor yabanci kaynaklarda, ben de hatta kendi elestirilerimle tonla sey yazmistim. Ama isin özü kullaniyoruz.
Degindigin gibi basit seyleri yapmak ve özellikle su kaynatmak icin gayet iyi ürünler. 320ml, 500ml, 720ml modeller geldi gecti elimden. 320ml olan benzer bir modeli hala kullaniyorum. Icine benim de kullandigim gaz kafasi sigiyor. Uluslararasi camiyada tek kisilik kahve ve cay yapma mevzularinda kahir ekseriyet 320ml ve benzeri ölcülerde olanlar tercih ediliyor. Ama tercihe bagli olarak senin gibi besyüz civari kullananlar da cok.
Yemek yapimlari icin takribi 600ml’li oldukca ince ancak cok iyi celikten bir kab kullaniyorum. Yer yer yemek yapmak benim icin zevk, onun icin yemek yapimlari icin nacizane celik malzemeli ürün kullanimini öneririm. Ama hem incesini, hem de iyisini bulmak biraz zor, arastirilmasi gerekiyor.
hocam yemek pişirme olayını tamamen bıraktım. hatta şu virüs hikayesinden önce çıktığım uzun yürüyüşte yanıma sadece pot aldım. günlerce hiç yemek pişirmedim. arada bir iki kere esnaftan çorba, sebze yemeği yedim tabi. tabaktır, tenceredir, bulaşıktır uğraşmadım böyle şeylerle. fakat kampta yemek pişirmek çok keyifli bir olay, sana katılıyorum. şu günleri sağ salim atlatırsam https://www.youtube.com/watch?v=2k51klGGhnY şu olaya girmek istiyorum. envai türlü yemekleri kurutup porsiyonlara bölüyorlar. böylece sıcak ev yemeğinden de mahrum kalmıyorsun. tonla tarif var youtube’da https://www.youtube.com/watch?v=v8QyEIvlgps
Ya tabi uzun mesafeler veya mevsimsel, yöresel ve keyfiyete göre bu tür seyler cok degislik gösterebilir.
Fakat pratik yemek uzun mesafe ve yol boyunca tedarigin daha az oldugu yerler icin cok önemli bir durum.
Bu durumda hem mutfak bilgisi, hem de gidayi saklama üzerine bir cok deneyim kazanmak gerekiyor. Saklama konularinda ben de cok tecrübeli degilim, verdigin örnek gayet iyi, hosuma da gitti. Bir cok benzer calisma gördüm. Iste begendiklerim olursa ben de bir zaman yapmak üzere not aliyorum.
Özellikle et kurutma, firinlanarak kurutulmus domates gibi becerikli cocuklarin deneyimlerini gözlemledim.
Hatta kilolayla yumurta tozu alip, bununla kendilerine lapa yapan epey bir kitle de var.
Enteresan ve müthis arayislar var. Farkli kültürlerden, muazzam farkli fikirler cikabiliyor. Bazen ya bunu ben nasil düsünnemedim dedigim seyler oluyor, cok eglenceli bir mevzu.
Yemek yapmak zevk meselesi, olanaklar, sartlar büyük etken. Uzun bir etapta önceden hazirlanmis veya hazir gidalarla ilerlerken, herhangi bir ikmal yeirinde alinacaklarla da arada ziyafet cekmek mümkün.
Keyifli konular, aslinda isin özünde büyük hazlar yasamak. Kosullara ve becerilere bagli olarak imkanlar sinirsiz.
bir de hayal edilenin hayal kırıklığına dönüşme olayı var. geçen yıl LRF olta takımı aldım. bunlar ultra hafif takımlar. kamış, makine ve ip 200-300 küsür gram geliyor. gel gör ki akdenizde balık tutmak kadar sabır ve vakit isteyen bir iş yok. kıyıda balık yok daha doğrusu. hayalimde bu takımla likya yolunda balık tutarak ilerlemek vardı. memleketin balığı da tuhaf arkadaş, sen mis gibi denizi bırak, git marmaranın lağım deryası sularında gezin dur 🙂
cok nazik bir konuya deginmissin. akdeniz, pek bogazlar ve körfezler gibi degidir. tabi ki cok ciddi balik popülasyonunun azalmasinin etkisi de var ancak belli mevsimlerde ortaya cikan gecit dönemlerinin haricinde kendi yöre ve yuva baliklarina ev sahipligi yapar. fakat ben oltamla avlana avlana gideyim olayi (gecit dönemleri haricinde) oldukca mesakatli, sabir gerektiriyor. zaman ayirmadan acikcasi pek de mümkün bir durum degil. ama yöntemler var. ben cok eskiden beri suyla hasir nesirim, gercekten popülasyon cok ciddi düstü. yani avlamaya odaklanmadan, söyle gecerken bir tane tutayim demekle pek mümkün degil. oltan dursun, mutlaka kullanacagin zamanlar olacaktir. 🙂