Halk arasında “kireçlenme” diye bilinen “osteoartrit” en sık gözlenen eklem hastalıkları arasında yer almaktadır, bu hastalıkta en önemli risk faktörleri yaşlılık ve aşırı kilo olarak bildirilmekte. Hastalık sıklıkla dizler, omurga ve kalça gibi yük taşıyan eklemleri etkilemektedir. Eklem ağrıları yüzünden hayat kaliteniz düşmesin. Eklem ağrılarından kurtulmak artık mümkün. Vücutta iki kemiğin vücut bölümlerinin hareket edebilmesini sağlamak için birleştiği yere eklem adı verilmektedir. Bir canlının neredeyse ömrü boyunca hareket ettiğini düşünülünce, eklemlerin hayatın devamlılığı için önemi daha net anlaşılmaktadır.
Eklemlerde oluşan herhangi bir problem, ilgili bölgenin hareket kabiliyetini kısıtlayacak; yaşam kalitesini olumsuz yönde etkileyecektir. Genellikle ilerleyen yaşlarda kronik bir problem olarak karşımıza çıkan eklem ağrıları, çeşitli spor aktiviteleri veya kazalar sonucunda da görülebilir. Normalde eklem kapsülünün içinde bulunan sinovyal sıvı sayesinde, iki kemik birbirine sürtünmeden hareket eder ve kemiklerde oluşacak hasar engellemiş olur. Kimi zaman yaşanan problemler ya da yaşlanma ile birlikte sıvıda ve sıvının etkinliğinde azalma görülür. Bunun sonucu olarak hareket ile birlikte kişide ağrılar başlar. Hareketle artan ağrı, kişilerin günlük yaşam aktivitelerini yerine getirmelerinde zorlanmalarına ve hatta bu aktiviteleri yerine getiremeyecek derecelerde fonksiyonel kayıplara neden olmaktadır.
Ağrı kesiciler bu ağrıları azaltsa da asıl çözüm, sinoviyal sıvıya ulaşıp kıkırdak yüzeyine tutunan sequessome veziküllerinin, kıkırdakların birbirine sürtünmesini önleyerek dejenerasyonu engellemesinden geçer.
Eklem sıvısının önemi bir otomobilin motorundaki sıvı yağ motoru nasıl koruyorsa, eklemlerdeki sıvı da kemiklerin birleştiği yerleri öyle korur. Bu sıvı, genellikle yaşa bağlı olarak azalma gösterebilir. Toplumda en çok görülen problemlerden biri olan eklem sıvısındaki azalma, ileri yaşlarda görülmenin yanı sıra bazı hastalıkların sonucu olarak da karşımıza çıkabilir. Akabinde ağrı kaçınılmaz bir sondur. Özellikle sporcularda erken yaşlarda görülen eklem sıvısı azalması sonucunda kireçlenme buna bağlı olarak da ağrı ve hareket kaybında azalma sık görülür. Kireçlenmeye bağlı ağrıyı önlemek ve hareket kabiliyetini artırmak için eklemlerdeki sinovyal sıvının desteklenmesi şarttır. Eklem sıvısı sadece eklemlerin yağlanmasında değil aynı zamanda eklem yerlerinin onarılmasında ve güçlendirilmesinde çok büyük etkiler yapmaktadır. İçerisindeki besleyici maddeler sayesinde de aynı zamanda kan dolaşımının gerçekleşmediği kıkırdaklar sinovyal sıvı ile beslenir.
Eklem ve Diz Ağrılarına Dikkat!
Kaliteli yaşam akışını etkileyen eklem ağrıları, genellikle dikkate alınmaz. Özellikle diz ve bilek bölgesinde sıklıkla görülen, bel, boyun ve omuz bölgelerinde rastlanan eklem ağrılarının, ilk alarm verdiğinde önemsenmesi gerekir çünkü ilerlemesi durumunda sorunun tek çözümü cerrahi müdahaledir. Eklem ağrılarını gideren ve eklem fonksiyonlarını geri kazandıran çeşitli ilaçlar başta diz olmak üzere, omuz, kalça, bilek ve dirsek gibi eklemlere kolayca uygulanır ve eklemde sürtünmeyi önleyerek ağrıların kısa sürede azalmasına yardımcı olur.
Bir nanoteknoloji ürünü olan FLEXISEQ’in içerisinde bir fosfolipid olan fosfatidilkolin (Lesitin) bulunur. Sequessome Vezikülleri, merkezinde su molekülü bulunan lesitinleri bir araya getirerek aşırı esnek ve dayanıklı yapıya kavuşturan nanoteknolojik bir moleküldür. Sequessome teknolojisi sayesinde aşırı esnek ve dayanıklı bir yapıya kavuşan nanoteknolojik parçacıklar, hidrofilik özellikleri sayesinde sinoviyal sıvıya hücum edip hedef bölgeye ulaşır ve sadece ağrılı eklem bölgesinde etki gösterir. FLEXISEQ’in akıllı jel olarak tanımlanması bu özelliği sayesindedir. Sinoviyal sıvıya ulaşıp kıkırdak yüzeyine tutunan sequessome vezikülleri, kıkırdakların birbirine sürtünmesini önleyerek ağrıyı fiziksel olarak ortadan kaldırır. Aynı zamanda da eklem dejenerasyonunu durdurarak hastalığın ilerlemesini engeller. FLEXISEQ ağrıyı gidermenin yanı sıra hastanın eklem fonksiyonlarını geri kazanmasına yardımcı olarak yaşam kalitesini yükseltir.
FLEXISEQ ilaç içermez, ilaç kullanımının yan etkilerini ve risklerini barındırmaz. Kimyasal değil fiziksel etki gösterir. Diyabet, kardiyak problemler, nefrolojik sorunlar, onkolojik rahatsızlıklar, gastro intestinal sistem rahatsızlıkları, santral sinir sistemi problemleri olan hastalarda güvenle kullanılabilir. Yapılmış ve yayınlanmış klinik çalışmalarda FLEXISEQ akıllı jelin hastalarda ağrıyı azalttığı ve hareket kabiliyetini arttırdığı bildirilmiştir. Almanya’da “www.feieraband.de” bağımsız hasta memnuniyeti değerlendirme platformu tarafından, ortalama yaşı 65 olan diz ağrılarından muzdarip 177 hastanın katıldığı bir rapor hazırlanmıştır. Bu değerlendirme sonucunda FLEXISEQ kullanan hastaların: %97’si eklem ağrılarındaki kayda değer azalmayı, %99’u eklem hareketlerindeki rahatlamayı ve düzelmeyi, %94’ü cilt yüzeyindeki geçici kuruluk hariç hiçbir yan etkiyle karşılaşmadığını rapor etmiştir.
Ben bu jeli iki sene önce kalça için kullandım. gerçekten faydasını ğördüm. agrılarım tamamen kaybolmuştu. simdi agrılarım tekrar başladı fakat flexsiseq türkiyede hiçbiryerde bulamadım. italatçi firma kapanmış almanyadan eczanelerde var. böylesi faydalı bir ürün neden türkiyede yok.